Tartışma:İslam felsefesi

Vikipedi, özgür ansiklopedi

  • İtikadi mezhepleri İslam Felsefesi başlığı altında bu biçimde sunmanın pek doğru olmadığını düşünüyorum. Sonuçta itikadi mezhepler itikad ile alakalıdır ve İslam Felsefesi ile alakaları yoktur. İslam Felsefesi ile Kelâmın arasında bu kadar fark varken, itikadi mezhepleri buraya böyle girmememiz gerekir. Bildiğiniz gibi çeşitli itikad alimleri ve çoğu kelâmcı felsefe ile yakından ilgilenmiştir, ama İslam Felsefesi adını taşıyan kurum, itikadi konularda "Felsefe" ekolünü temsil eden ve kelâmcılar ile aralarında ciddi tartışmalar yaşayan gruptur. Ben bunu gerekçe göstererek metin üzerinde biraz oynayacağım, umarım kimse kızmaz, darılmaz (: Selamlar... - Kubra 11:25, 8 Ocak 2006 (UTC)
  • Merhaba Kubra,

Uzerinden gitmen iyi olmus fakat bir hususu netlestirmekt fayda var. Islam felsefesi derken ben muslumanlarin yasadigi bolgelerde ortaya cikmis felsefi akimlari kasdetmiyorum. Dolayisi ile mesela dehriyyun vs yi bu baglamda degerlendirmedim. Islami felsefeyi Islami nasslari gozeten bir anlayis olarak degerlendirmek daha dogru olur diye dusunuyorum.

Senin dedigini genel anlamda 'Islam dunyasinda gelisen felsefi akimlar' vb bir baslikta degerlendirmek daha isabetli olabilir diye dusunuyorum, ne dersin? Tarifinde vermeye calistigim gibi yas dini esaslardan yola cikarak ya da onlari izah sadedinde akili presnipler esas alinarak gelistirilen sistematiktir Islam felesesi. Maddiyyunlugu Islam icerisinde mutalaa etmek problematik olmaz mi?

Kizmak darilmak meselesine gelince, neden oyle bir imaj verdigimi kestiremiyorum ama gereksiz darilma gibi bir huyum yoktur. Ortada bir haksizlik soz konusu degilse tepki vermemeyi tercih ederim. O sekilde dusunseniz.

Daha bir duzenli gorunuyor makale simdi. Bu hususu da netlestirerek gelistirelim istersen...

Tesekkur

Resid Gulerdem 21:29, 8 Ocak 2006 (UTC)

  • Metinden kastınızın itikadi anlamda bir ekol olan felsefe olduğunu ve İslami tabana sahip felsefe olduğunu fark etmiştim. Fakat bu gerçekten çok küçük bir alan, oysa bugün İslam Felsefesi başlığı altında genel olarak dar-ul İslam'da ortaya çıkan felsefi ekoller, filozoflar ele alınıyor. Bu nedenle bizim de burada bu başlık altında bu genel konuyu işlememiz daha iyi olur. Ama İslam dairesi içinde kalmış ve çoğunlukla itikadi ve ameli konularda yoğunlaşan felsefi ekollerin altını çizmek için de bir makale açabilir, buraya da o makaleye bir bağlantı koyabiliriz. "İslam itikadı dairesindeki felsefe" ? Ne tür bir ad verilebilir bilmiyorum, ama bence zaten zamanlar her ekol için spesifik anlamda birçok makale yazılacak. Bu nedenle şimdilik İslam Felsefesinin olabileceği kadar geniş olmasını tercih ediyorum. Takdir edersiniz ki, İslam Felsefesinin İslami daire içinde sayılan birçok ekolü de itikadın belli şartlarına uymadıkları için pek de İslami daire içinde sayılamaz. Kader, alemin kadim mi hadis mi oluşu gibi bazı konularda aslında İslami itikadi temellerin dışında düşüncelere sahip olan birçok felsefi ekol var. Neyse, sanırım derdimi anlatabildim. Bu makaleye, bence, İslam Felsefesinin oluşum sürecini, Yunan eserlerin ilk kez tercüme edildiği dönemleri ve İslam Felsefesindeki Yunan etkisini açıklarsak çok iyi olur. Selamlar... - Kubra 22:10, 8 Ocak 2006 (UTC)
  • Kubra, bir bak degisikligi nasil bulacaksin. Ben bir hafta on gunlugune bir konferans icin sehir disinda olacagim. Donunce tekrar bu makaleye bakabilirim. Sen uygun gordugun degisiklikleri yap istersen... Tesekkurler...

Resid Gulerdem 09:27, 9 Ocak 2006 (UTC)

Matudiriyye ve Esariyye, iki farklI felsefe, iki farklI itikat degildir, ikisi de birdir. Ikisini farklI bir yol gibi göstermek yanlIs olur. Bircok islam alimleri, ikisinin de aynI itikadI bildirdiklerini bildirmislerdir. --195.159.199.104 23:58, 17 Aralık 2006 (UTC)

Türkçe Kaynak[kaynağı değiştir]

Selam baktım da neden türkçe kaynak yok?93.91.197.206 22:41, 11 Aralık 2010 (UTC)